Her geçen gün artmakta olan insan nüfusu ve tüketim çılgınlığı, atık miktarında da ciddi bir artışa neden oldu. Söz konusu artışın büyük bir kısmını ise ambalaj atıkları meydana getiriyor. Çeşitli sektörlere tasarladığı ambalajlar tasarlayan B12 Creative Branding Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, ürünlerin raf ömrünün uzatılması amacıyla ürünlerin ambalajlanmasında kullanılan, gıda maddesiyle birlikte tüketimi mümkün olabilen ambalajların önemine dikkat çekti. Çözünür ambalajın, plastiklere karşı güçlü bir alternatif olacağının altını çizen Çiftçigüzeli, “Sürdürülebilir yaklaşımların giderek önem kazandığı günümüzde, yenilebilir ve biyolojik olarak parçalanabilen ambalaj malzemeleri tüketiciler için ekolojik bir seçenek sunuyor” dedi.
Her yıl okyanuslara 8 milyon ton plastik atıldığını belirten Çiftçigüzeli şöyle konuştu:
Fazla atığın önüne geçilecek
“Gıda ambalajlarının bunda büyük bir payı var. Klasik ambalajlama tekniklerine karşılık yeni ambalaj materyalleri ve teknolojilerini görmenin geleceğin üretim ve tüketim anlayışında belirleyeceği olacak.”
Günde 3,5 milyon ton çöpün yeterince ürkütücü olduğunu belirten Bürkan Çitfçigüzeli şöyle devam etti: “Daha da ürkütücü olan bu kadar çöpü nereye attığımız. Plastik atıkların doğaya verdiği zararlar, mikro düzeyde dahi olsa da canlı ekosisteminin tükettiği parçacıklar sebebiyle her geçen gün artıyor. Bu sorun karşısında ise bilim insanları çözüm üretme arayışında geri kalmıyor.”
Ambalaj atıklarının çok daha ekolojik bir hale getirilmesinin yanı sıra onları yiyerek doğaya bırakmış olduğunu atık miktarını azaltmanın kulağa hoş geldiğini ekleyen Çiftçigüzeli, “Birçok farklı materyalden üretilen ambalajların en ekonomik üretimi plastik ham maddesinden elde ediliyor dolayısıyla bu birçok üreticinin günümüz şartlarında maliyetlerini düşürmek için de başvurduğu bir üretim yöntemi olarak karşımıza çıkıyor” dedi.
Plastik atıkları konusunda dönüşmenin de gerçekleştiğini söyleyen Çiftçigüzeli, “Milyonlarca ton plastiğin bir kısmı her sene geri dönüştürülmeye çalışılsa da çevre kirliliği artık saklanamaz boyutlara ulaşıyor, ülkeler kendi çöplerini bile başka ülkelere göndermenin yollarını arıyor. Bu noktada atıkları azaltmak için üretilen yenilebilir ambalajlar, dünyayı kurtarma gayreti için tüketicilere can simidi oluyor” dedi.
Kendiliğinden ortadan kaybolan ambalajlar
Mısır, yosun, patates, nişasta gibi sağlıklı bio içeriklerden oluşturulan ambalajların yenilebildiği bilgisini veren Bürkan Çiftçigüzeli; “Üstelik bu materyaller kendiliğinden ortadan kalkarak dünyayı da koruyor. Bu noktada da tüketiciler kendileri için de faydalı gördükleri yenilebilir ambalajlar için çevre dostu olması, doğal bileşenlerden yapılması, ürünle birlikte tüketilebilmesi gibi nedenlerden dolayı daha seçici davranıyorlar. Endonezyalı bir üreticinin geliştirdiği yosun bazlı ambalaj, tatsız ve kokusuz olmasının yanı sıra bol miktarda lif vitamin ve mineral de içeriyor. Yemek istemediğinizde ılık suda çözünerek tamamen biyolojik olarak parçalanan ambalaj bitkiler için de doğal bir gübre görevi görüyor” dedi.
Plastiklerin sonu olabilir
Yenilebilir ambalajların, markanın doğa dostu algısını da güçlendireceğini belirten Bürkan Çiftçigüzeli, “Dünyaca ünlü bir fast food zinciri için üretilen pirinçten yapılan ambalaj kâğıdı, hamburgerlerin kâğıdı ile birlikte tüketilmesini sağlarken, bir kahve markasının bardağını da kahveyi yudumlarken rahatça yiyebilmeyi sağlıyor. Yenilebilir ambalajların çok daha fazla kullanılması belki de tek kullanımlık plastiklerin sonu olabilir ve dünyayı korumak için de mükemmel bir adım olur” diye konuştu.
